“Her şeyi gereğinden fazla düşünmeyi nasıl bırakabilirim?”
Derin düşünme ve aşırı düşünme, çoğunlukla aynı şey olarak görülse de birbirinden farklı yanları vardır.
Ruminasyon, düşüncelerin zihnimizde sıkça tekrarlanması olayıdır Çözüm bulmadan ya da sorunu çözmeden analiz etmeye sebep olmaktadır. Beynimiz; tehditleri arar, tehditlere karşı plan yapar ve bizi güvende tutar. Böylesine sistemli bir planlamanın olumsuz çıktıları genellikle “Ya şöyle olursa” düşünceleridir. Bunlara ” ateşli düşünceler ” de denmektedir. Bu düşünceler pek çok duyguyu (özellikle üzüntü, endişe veya öfke) gündeme getirmektedir. Sonucunda ise bu düşüncelere kolayca kalabiliriz. Fakat zaten olmuş veya gelecekte olabilecek (ancak şu anda gerçekleşmeyen) durumlarla ilgili oldukları için sorunla başa çıkamayabiliriz. Bu sebeple aynı düşüncelerin üzerinde durabiliyoruz.
Kim daha fazla düşünür?
Çoğu insan kendini zaman zaman aşırı düşündüğü için bazı durumlarla karşı karşıya gelebilir. Bazılarının ruminasyon yapma olasılığı daha yüksek olabilmektedir. Daha önce zorluklarla karşılaşan ya da travma yaşayan kişiler bu gruba örnek verilebilir. Bazı çalışmalar, derin düşünen kişilerin kaygıya veya moral bozukluğuna yatkın kişiler olduğunu ve hassas olan ya da duyguları derinden hisseden kişilerin ise derin düşünme ve aşırı düşünme olasılıklarının daha yüksek olduğunu belirtmektedir. Ayrıca stresli olduğumuzda duygularımız daha güçlü olmaktadır. Fiziksel bir rahatsızlığa sahip olmak da düşüncelerin ele alınmasını ve yönetilmesini zorlaştırabilir.
Duygularınızı kabul edin
Düşünceler tekrarlandığında hem duygu odaklı hem de problem odaklı yöntemler kullanmak yararlı olacaktır. Duygu odaklı olmak, bir şey hakkında ne hissettiğimizi anlamak ve bu duygulara yönelmek anlamına gelmektedir. Örneğin, yaşanan bir olaydan dolayı pişmanlık, öfke, üzüntü hissedebilir veya olabilecek herhangi bir olay hakkında endişelenebilirsiniz. Bu duyguları kabul etmek, duygularınız hakkında konuşmak ve bunları yönetmek için sosyal destek almak oldukça faydalı olacaktır.
Problem odaklı olmak, neyi değiştireceğinize odaklanmanın (eğer düşünceleriniz geçmişinizden gelen bir şeyle ilgiliyse) ve düşüncelerinizle ilgili gelecekteki olasılıklarla başa çıkmak için plan yapmanın bir yoludur. Fakat tüm olasılıkları hesaba katarak plan yapmak oldukça zordur. Bu sebeple bu yöntemi kullanmak biraz sınırlıdır. Duygularımız ve deneyimlerimiz bize önemli olan bilgiyi verir; bu bilginin size ne söylediğini ve bu düşüncelerin neden şimdi ortaya çıktığını sorgulamak değerlidir.
Düşüncelerin gitmesine izin ver
Mümkün olduğunca düşüncelerinizin yönlerini sorgulayın ve değiştirin. Örneğin, paranızın bitmesi, yiyecek bulamamanız ve açlıktan ölme ihtimaliniz (aşırı düşünmek beyninizin felaketle sonuçlanmasına sebep olur). Daha öncesinde bu durumla nasıl başa çıktığınızı (kontrol ettiğinizi) düşünerek kendirinizi teşvik edici planlamalar yapabilirsiniz.
Aşırı düşünmenin hayatınızı etkilediğini, endişe seviyenizi arttırdığını ve ruh halinizin düştüğünü düşünüyorsanız (uykunuz, iştahınız, hayattan aldığınız zevk ve insanlar olumsuz etkileniyor), bu durumu yönetebilmek için birisiyle konuşup fikir almanız gerekebilir. Baktınız ki kendi başınıza idare edemeyeceğiniz kadar zor bir durumdasınız, işte o zaman bir terapist size yararlı olabilir. Kendinizi aşırı düşünürken bulduğunuzda, neden “ateşli düşüncelere” sahip olduğunuzu düşünmek, duygularınızı kabul etmek ve gelecek odaklı problem çözümleri yapmak size iyi gelecektir. Ayrıca hayatın öngörülemez olabileceğini kabul etmek ve başa çıkma yeteneğinize inanmaya odaklanmak da sürece katkı sağlayacaktır.
KAYNAKÇA:
– Ross, K (28.03.2024). How can I stop overthinking everything? A clinical psychologist offers solutions. PsyPost.
Bizi takip edin: