Beyin taramaları TSSB’de uzun dönem travma etkilerini çözümlüyor
Travma Sonrası Stres Bozukluğunun etkileri, travma atlatan kişilerin %2 ile %10’u arasında yoğun olarak duygusal dalgalanmalar kaynaklı anksiyete olarak kendini göstermektedir. 104 travma mağdurunun beyin taramaları kullanılarak kimlerin TSSB’ye yatkın olduğunu belirlemek için bir araştırma yapılmıştır.
Taramaların sonuçları, sağ frontal gyrusların aktivasyonunun TSSB iyileşmesi vadettiğini göstermektedir. Bu beyin desenlerinin tanınması, efektif erken müdahaleye öncülük edebilecek bulgular olarak öngörülmektedir.
Anahtar bilgiler
- Araştırmacılar beyin taramalarını kullanarak neden travma atlatanların yalnızca bir kısmında TSSB görüldüğünü anlamaya çalışmıştır.
- Sağ frontal gyruslardaki daha yüksek aktivasyonun duygusal düzenlemeyle bağlantılı olması, TSSB semptomlarının tedavisinde daha etkili olduğu tahmin edilmiştir.
- Bu beyin devrelerini tanımlamak TSSB’nin evrimini ve erken tedavisinin rehberliğine yardımcı olmaktadır.
Bazı Travma Sonrası Stres Bozukluğu belirtileri kronikleşmeyebilir
Travmatik bir deneyim sonrasında insanların çoğu travma ardından bir problem yaşamaksızın atlatırken bazı durumlarda %2 ile %10 arasında travma sonrası stres bozukluğu görülebilmektedir. Bu mental bozukluk anksiyetenin zayıflatıcı semptomları dolayısıyla duygusal dengesizliğe sebep olabilmektedir.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu semptomları travma atlatanların %40’ında travma sonrasında akut olarak görülebilmektedir, fakat tam anlamıyla TSSB’ye, vakaların yalnızca ufak bir alt grubunda rastlanmaktadır. Erken tanı, risk alındaki kişilerin erken tedavisi ve muhtemel hastalığın önlenmesi için kritiktir.
Texas A&M Üniversitesinde, Doktor Israel Liberzon liderliğindeki yeni bir çalışma tam olarak bunu yapmayı amaçlamaktadır. Biyolojik Psikiyatri: Bilişsel Nörobilim ve Nörogörüntüleme çalışması Elsevier tarafından yayınlanmıştır.
Uzun bir süre içerisinde TSSB’nin duygu işleme ve düzenleme ile ilgili bölgelerde, özellikle amigdala, insula ve prefrontal korteks, değişiklikleri içerdiği araştırmacılar tarafından anlaşılmıştır. Fakat TSSB’yle ilgili farklılıkların ne zaman ortaya çıktı henüz net değildir.
Araştırmacılar bu çalışmada 104 travma mağdurunun, genellikle araba kazası, travma sonrası 1, 6 ve 14. aylarında çekilmiş beyin taramalarını toplamıştır. Araştırmacılar travmadan kısa bir süre sonraki beyin aktivitelerini inceleyerek kimin TSSB gelişimi açısında daha fazla risk altında ya da kronik TSSB’ye karşı daha dirençli olduğunu tahmin edebilmeyi ummuştur.
Dr. Liberzon sonuçlar hakkında: “Bugüne kadarki ileriye dönük hedeflenmiş bu en büyük çalışmada, travma sonrası mağdurların sağ inferior frontal gyruslarında daha yüksek aktivasyon, bilişsel kontrol ve yeniden duygusal değerlendirme; erken TSSB semptomlarında daha iyi iyileşmeyi öngörüyor. Bu sonuçlar, korkunun düzenlenmesinde ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu gelişiminde kortikal/ bilişsel bölgelerin kritik rollerini vurguluyor.” demiştir.
Daha da önemlisi, araştırmacılar hastaların beyin aktivitesinde süreç boyunca meydana gelen değişikliklerin belki de devam eden patolojik bir süreci yansıttığını tahmin etmiştir.
Dr. Liberzon ‘’Akut durumdan kronik duruma geçen Travma Sonrası Stres Bozukluğunun patofizyolojisini anlamak, sonunda mekanizmalara dayalı bir tedavinin geliştirilmesi için kritik öneme sahiptir. Sonuçlar ayrıca klinik uzmanlarına, travmadan bir yıl sonra dahi TSSB geliştirme riski daha yüksek olan travma mağdurlarını erken tanıma ve tedavi etmede yardımcı olabilir.’’ diye eklemiştir.
KAYNAKÇA:
– Neuroscience News. (21.09.2023). Predicting PTSD: Brain Scans Unravel Trauma’s Long-term Effects
– Sheynin, J., Lokshina, Y., Ahrari, S., Nickelsen, T., Duval, E. R., Ben-Zion, Z., … & Liberzon, I. (2023). Greater early post-trauma activation in right inferior frontal gyrus predicts recovery from posttraumatic stress disorder symptoms. Biological psychiatry: cognitive neuroscience and neuroimaging.
Bizi takip edin: