Çocukluk deneyimleri ve azimlilikte duygu düzenleme becerisi

Yeni bir araştırma, bir bireyin çocukluk döneminde yaşadığı olumlu ya da olumsuz deneyimlerin, yetişkinlikteki azim düzeyini nasıl etkilediğini ortaya koydu.
Bir insanın “azmi” nasıl şekillenir?
Bulgulara göre, bu ilişkiyi tamamen açıklayan gizli mekanizma, kişinin duygularını düzenleme becerisi.
Çalışma Psychological Reports dergisinde yayımlandı.
Azim: Başarıyı belirleyen sessiz güç
Psikolojide “azim” kavramı, uzun vadeli hedefler uğruna tutkuyla ve ısrarla çaba göstermeyi ifade eder.
Yüksek azim, akademik başarıdan kariyer gelişimine kadar pek çok alanda güçlü bir yordayıcı olarak bilinir.
Ancak şimdiye dek, çocuklukta yaşanan deneyimlerin bu özelliği nasıl şekillendirdiği tam olarak açıklanamamıştı.
Çalışmanın odağında: Z kuşağı ve duygularını yönetme becerisi
Hindistan’daki Vellore Teknoloji Enstitüsü’nden Bhoomika N. Jadhav ve ekibi, bu bağlantıyı anlamak için Z kuşağını (1997 ve sonrasında doğanlar) inceledi.
Araştırmacılar, çocukluk deneyimlerinin azim üzerindeki etkisinin, duygusal düzenleme becerisi aracılığıyla ortaya çıktığını öne sürdü.
548 genç yetişkinle yapılan kapsamlı anket
Araştırma, 20 yaş ortalamasına sahip 548 genç yetişkinle yürütüldü.
Katılımcılar, elektronik ortamda doldurulan ölçeklerle değerlendirildi: uzun vadeli hedefler için tutku ve sebat ölçümü, çocuklukta yaşanan olumsuz olaylar (ihmal, istismar, aile sorunları vb.), olumlu deneyimler (güvenli hissetmek, destekleyici ebeveyn, paylaşım imkânı vb.), duygusal düzenleme ve başkalarının duygularını anlama becerisi.
Bulgular: Zor bir çocukluk azmi zayıflatıyor ama mekanizma duygusal düzenleme
Sonuçlar oldukça netti:
- Olumsuz çocukluk deneyimleri arttıkça, hem duygusal düzenleme becerisi hem de azim düzeyi düşüyordu.
- Olumlu çocukluk deneyimleri ise bu iki özelliği güçlendiriyordu.
Yani, bir çocuğun yetiştiği duygusal iklim, yetişkinlikteki azminin tohumlarını atıyordu.
Duygusal düzenleme: İki yönlü bir köprü
Araştırmacılar, bu ilişkiyi daha derin anlamak için yapısal eşitlik modellemesi kullandı.
Analiz, duygusal düzenlemenin hem olumsuz hem olumlu çocukluk deneyimleri ile azim arasındaki bağlantıyı tamamen aracıladığını gösterdi.
Başka bir deyişle:
- Zor bir çocukluk, azmi doğrudan değil, duygusal düzenleme becerisini zayıflatarak azaltıyor.
- Destekleyici bir çocukluk ise azmi doğrudan değil, duygusal düzenleme becerisini güçlendirerek artırıyor.
Ne anlama geliyor?
Bu sonuçlar, azmi artırmak için duygusal düzenlemeyi güçlendirmenin kilit önem taşıdığını gösteriyor.
Özellikle zorlu yaşam deneyimleri geçirmiş gençlerde, duygularını tanıma, anlama ve yönetme becerilerini geliştiren eğitim ve terapi programları büyük fark yaratabilir.
Ayrıca, çocuklar için güvenli, sevgi dolu ve destekleyici ortamlar sağlamak, gelecekte duygusal olarak dengeli ve kararlı yetişkinler yetiştirmenin en etkili yolu olabilir.
Çalışmanın sınırlılıkları
Araştırma, kendi bildirimine dayalı anketlerle ve tek bir zaman diliminde yapılmış olduğundan neden-sonuç ilişkisini kesin olarak gösteremiyor.
Gelecekte yapılacak boylamsal çalışmalar, çocukluk deneyimlerinin zaman içinde azim gelişimini nasıl etkilediğini daha net ortaya koyabilir.
Bu araştırma, azmin yalnızca genetik ya da karakterle açıklanamayacağını;
duygusal düzenleme becerisinin, çocuklukta yaşanan deneyimlerin izlerini yetişkinliğe taşıyan görünmez bir köprü olduğunu gösteriyor.
KAYNAKÇA:
– Jadhav, B. N., Abdul Azeez, E. P., Sharma, J., Yadav, A., Athreya, V. S., & Mathew, M. (2025). The Association of Adverse and Benevolent Childhood Experiences with Grit Among Gen Z: The Mediating Role of Emotional Regulation. Psychological Reports.
Bizi takip edin: