Depresyon yaşamın tüm yönlerini etkilemiyor
Majör depresyona sahip bireylerin hayata dair bütüncül bir olumsuz algısının olduğu algısı mevcuttur. Yapılan bu genelleme geçmiş araştırmalarda da depresyondan dolayı yakınanların her şeye negatif bir mercekten baktığını ileri sürülmektedir. Bu durum, sürekli üzüntü, umutsuzluk ve günlük yaşam aktivitelerine karşı ilgisizlik gibi depresyonun klinik bulgularına dayanmaktadır. Bu genellemeler çoğu zaman bireylerin yaşamlarının farklı alanlarını nasıl algıladıklarına dair bazı nüansları gözden kaçırmasına sebep olmaktadır.
Londra Üniversitesi’ndeki bir araştırma ekibi, bu nüansları derinlemesine incelemiştir. Depresyonun geniş kapsamlı profili göz önünde bulundurulduğunda, depresyon tanısı almış kişilerin günlük yaşam kalitelerini değerlendirmelerinde bir eksiklik olduğu görülmektedir. Bu sebeple araştırma ekibi genel bir bakış açısı yerine, bireylerin öznel yaşam kalitesini (SQoL) ölçmeye karar vermişlerdir. Aslında bu ölçüm, kişinin kültür ve değer sistemleri açısından yaşamdaki konumlarını nasıl algıladığı göstermektedir. Araştırmacılar, SQoL’yi değerlendirmek için Manchester Kısa Yaşam Kalitesi Değerlendirmesi (MANSA) ölçeğini kullanmıştır. Araştırmaya Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden 1.710 katılımcı katılmıştır. Çeşitli katılımcıları kapsaması majör depresyon hastalarında çok yönlü bir taramanın yapılmasını sağlamıştır.
Şizofreni tanılı bireylere göre memnuniyet fazla
Fiziksel sağlık ve maddi durum gibi birey odaklı maddeler depresyonlu kişiler tarafından olumsuz algılanırken, ilişkiler ve çevreyle ilgili alanlar çok daha farklı öne çıkmaktadır. Bulgularda görülüyor ki, özellikle aile ya da birlikte yaşadıkları kişilerle olan ilişkilerini olumlu şekilde derecelendirilmiştir. İlişkiler konusunda kayıtsız kalmamış aktif olarak o kişilerden memnun kaldıklarını belirtmişlerdir. Üstelik depresyonu olanların memnuniyet düzeyleri diğer tanı gruplarına göre daha genişti. Örneğin, iki grup durumlarıyla ilgili memnuniyetsizlik ifade etmiş ve majör depresyon tanısı almış kişiler, şizofreni hastaları ile karşılaştırıldığında ilgili alanlarında daha yüksek düzeyde memnuniyetlerini belirtmişlerdir.
Araştırmacılar ilgili bulguları şu sözlerle değerlendirmiştir: “Bulgular, majör depresyon tanısı almış kişilerin öznel yaşam kaliteleri açısından ayrım yaptığını ve özellikle de aileleriyle ve birlikte yaşadıkları insanlarla olan yakın ilişkilerinden memnun olduklarını göstermektedir. Bu durum, majör depresyonu olan kişilerin hayatlarının tüm yönlerine ilişkin genelleşmiş bir olumsuz algıya sahip olduğu varsayımıyla tutarlı olmadığını ve bireysel SQoL alanlarının araştırılmasının ve değerlendirilmesinin değerine vurgu yapılmaktadır.”
Ancak yapılan bu çalışmanın birtakım kısıtlılıkları mevcuttur. Katılımcılar, her ne kadar çeşitlilik gösterse de hepsi Avrupa ülkelerinden, özellikle de maddi durumu yüksek kesimdi. Bu sebeple, bu bulguları küresel olarak genelleştirmek için erken olabilir. Ek olarak, araştırma mevcut veri kümeleri bakımından kapsamlı bir metodolojiden yararlanılsa da, farklı saptamaları öne sunan farklı çalışmaları gözden kaçırmış olabilir.
KAYNAKÇA:
– PsychNews Alert (18.09.2023). Depression Doesn’t Taint All Aspects Of Life, New Study Suggests.
– Jerome L, McNamee P, Matanov A, Kuşu V, Priebe S (2023) Which Life Domains Are People With Major Depression Satisfied Or Dissatisfied With? An Individual Patient Data Meta-Analysis. Journal of Affective Disorders, 338: 459-465.
Bizi takip edin: