Empatik bireyler yakınlarının depresyonunu paylaşma riski altında
Evli çiftler ve bakıcılar üzerinde yapılan iki araştırmadan elde edilen verilerin analizine göre, empatik olan kişiler, partnerlerinde de depresyon varsa depresif semptomlar yaşama olasılığı daha yüksek. Buna karşılık, depresif olmayan eşlere sahip empatik bireyler genellikle daha az depresif belirtilere sahip.
Empati nedir?
Empati, başka bir kişinin duygularını, düşüncelerini ve deneyimlerini anlama ve paylaşma kapasitesidir. Empatik bir birey, kendi bakış açısını gözden kaçırmadan kendisini bir başkasının yerine koyabilir. Empati, başkalarıyla anlamlı bağlar kurma ve sürdürmede, güveni teşvik etmede ve anlayış ve destek duygusunu geliştirmede çok önemli bir rol oynar. Sıkıntı içinde olanlara rahatlık, onaylama ve duygusal destek sunma becerisi için çok önemlidir. Empati aynı zamanda kişiler arası etkileşimlerde aidiyet ve şefkat duygusunu da teşvik eder.
Empatinin diğer yüzü
Bununla birlikte, giderek artan sayıda araştırma empatinin ruh sağlığı açısından olumsuz sonuçları da olabileceğini göstermektedir. Başkalarıyla empati kurmak zahmetli ve maliyetli olabilir. Ayrıca empati kuran kişi için stresin ve olumsuz duyguların artmasına da yol açabilir.
Buna paralel olarak, özellikle başkalarının acılarıyla düzenli olarak empati kuran bakım verenler arasında ruh sağlığı sorunlarının daha yaygın olduğu görülmüştür. İkincil travma ve merhamet yorgunluğu olguları ruh sağlığı alanında çalışan kişiler arasında iyi bilinmektedir. Zaman içinde, başkalarının travmatik hikayelerine sürekli maruz kalmak duygusal ve psikolojik sıkıntıya yol açabilir ve travmayı doğrudan yaşayan bireylerin yaşadıklarına benzer semptomlarla sonuçlanabilir.
Yakın ilişkide empati
Araştırmanın yazarı Casey L. Brown ve meslektaşları, yakın ilişkide bulunulan partnerin depresyon ve anksiyete semptomlarının empatik doğruluk ve ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi etkileyip etkilemediğini incelemek istemişlerdir. İlk çalışmanın katılımcıları, uzun süreli evlilikleri olan 156 heteroseksüel orta yaşlı ve yaşlı evli çiftti. Bu çiftler ortalama 31 yıldır evlidir. İkinci çalışmanın katılımcıları, demanslı yakın akraba partnerlerin 102 gayriresmi bakıcısıydı. Bu kişiler San Francisco’daki Kaliforniya Üniversitesi (UCSF) Hafıza ve Yaşlanma Merkezi’nden alınmıştır. Bakım verenlerin %90’ı eş, kalan %10’u ise evli olmayan partnerler, aile üyeleri ve arkadaşlardan oluşuyordu.
156 heteroseksüel orta yaşlı ve yaşlı evli çift üzerinde yapılan çalışma
İlk çalışmada, katılımcılar depresif ve anksiyete semptomları (Semptom Kontrol Listesi-90) ve empatik doğruluk değerlendirmelerini tamamladılar. Empatik doğruluğu değerlendirmek için araştırmacılar her çiftten, evliliklerinde devam eden bir çatışma hakkında 15 dakikalık bir konuşma yapmalarını istedi ve bu konuşmayı kaydetti.
Birkaç gün sonra katılımcılar laboratuvara geri döndü. Araştırmacılar bireylere kaydı gösterdi ve aşırı olumsuzdan aşırı olumluya doğru giden bir kadran kullanarak kaydı izlerken önce kendi duygularının değerini derecelendirmelerini istedi. Katılımcılar kadranı, o anda videodaki duygularının değerliliğini ve yoğunluğunu temsil edecek şekilde sürekli olarak ayarlamaları gerekiyordu.
Katılımcılar bu görevden sonra, partnerlerinin duygusal durumunu da aynı şekilde değerlendirdiler. Katılımcının empatik doğruluğunun ölçüsü, partner tarafından verilen partnerin duygu derecelendirmeleri ile katılımcı tarafından verilen aynı duyguların derecelendirmeleri arasındaki uyum düzeyiydi. Kayıtlar ve empatik doğruluk, 1989’dan başlayarak 20 yıl boyunca dört zaman noktasında toplandı.
Demanslı bireyler ve gayrıresmi bakıcılarının arasında yapılan çalışma
İkinci çalışmada, bakım verenler iki farklı heteroseksüel evli çiftin iki videosunu izlemiş ve videodaki yeşil nokta ile işaretlenmiş kişinin duygularını derecelendirmişlerdir. Bu görev katılımcı bakım verenlerin, empatik doğruluklarını değerlendirmek için kullanıldı. Bunun yanı sıra, katılımcılar depresif ve anksiyete semptomlarının bir değerlendirmesini (Epidemiyolojik Çalışmalar Merkezi Depresyon ölçeği) tamamladılar. Araştırmacılar, bakım alanların depresif ve anksiyete semptomlarını, hastalık şiddetini (Klinik Demans Derecelendirme Ölçeği) ve fonksiyonel bozuklukları (Lawton-Brody Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği) değerlendirmek için klinik mülakatları kullandılar.
Empatik bireylerin duygu durumu partnerininkiyle ilişkili
İlk çalışmanın sonuçları, partnerleri yüksek depresif semptomlara sahip olan yüksek empatik doğruluğa sahip katılımcıların da daha yüksek depresif semptomlara sahip olma eğiliminde olduğunu göstermiştir. Bu bireyler arasında empatik doğruluk ile depresif belirtiler arasındaki ilişki pozitifti. Partnerleri düşük depresif semptomlara sahip olan yüksek empatik doğruluğa sahip katılımcıların kendileri daha düşük depresif semptomlara sahip olma eğilimindeydi. Bu grupta, empatik doğruluk ile depresif belirtiler arasındaki ilişki negatiftir. Partnerin ve kişinin kendi depresif semptomları arasındaki ilişki, düşük empatik doğruluğa sahip katılımcılarda mevcut değildi. Anksiyete için böyle bir ilişki bulunmamıştır.
Aynı durum bakım verenler için de geçerli
İkinci çalışmanın sonuçları bulguları doğrulamıştır. Bakım alanlar yüksek düzeyde depresif olduğunda, bakım verenler ne kadar empatik olursa, depresif semptomları da o kadar fazla oluyordu. Bununla birlikte, bakım alıcısının hiç depresif belirtisi olmadığında veya çok az olduğunda, bakım verenin daha yüksek empatik doğruluğu daha düşük depresyon belirtileriyle ilişkilendirilmiştir. Empatik doğruluğu düşük olan bakım verenlerde, bakım alanın ve kendilerinin depresif belirti şiddeti arasında bir ilişki bulunmamıştır.
Bu çalışma, empati ve ruh sağlığı arasındaki etkileşimlerin bilimsel olarak anlaşılmasına önemli bir katkı sağlamaktadır. Bununla birlikte, dikkate alınması gereken sınırlamaları da vardır. Özellikle, çalışma tasarımı sonuçlardan herhangi bir neden-sonuç çıkarımına izin vermemektedir. Bu nedenle, empatinin depresyon bulaşmasına mı yol açtığı yoksa depresyonun empati düzeyini mi azalttığı bilinmemektedir.
KAYNAKLAR:
– Brown, C. L., Grimm, K. J., Wells, J. L., Hua, A. Y., & Levenson, R. W. (2023). Empathic Accuracy and Shared Depressive Symptoms in Close Relationships. Clinical Psychological Science, 11(3), 509–525.
– PsyPost (03.08.2023). Empathic individuals are at risk of sharing depressive symptoms of their partners, study finds.
Bizi takip edin: