Takıntı Hastalığı Hakkında Her Şey (Obsesif Kompülsif Bozukluk)

Takıntı Hastalığı Hakkında Her Şey (Obsesif Kompülsif Bozukluk)
  • Takıntı hastalığı nedir?
  • Bazı takıntı ve zorlantı tipleri
  • Teşhis nasıl konulur?
  • Takıntı-zorlantı hastalığının sebepleri nelerdir?
  • Tedavi seçenekleri nelerdir?
  • İlaçlar
  • Derin TMS
  • Psikoterapi
  • Hasta Yakınlarına Öneriler

Takıntı hastalığı nedir?

Takıntı (Obsesyon/Obsesif Kompülsif Bozukluk) kişinin kontrolü dışında ortaya çıkan tekrarlayıcı düşüncelerdir. Ortaya çıktıklarında kişilerde rahatsızlık hissi meydana getirirler. Sıklıkla kişiler düşüncenin doğurduğu rahatsızlık hissini zorlantı (kompülsiyon) adı verilen davranışlarla bastırmaya çalışırlar. Hastalar bu türden düşünce ve eşlik eden davranışların mantıksız olduğunu çoğu defa bilirler ve bunlardan kurtulamadıklarından şikayet etmektedirler.

Takıntı-zorlantı hastalığında takıntı ve zorlantı ikilisi sürekli tekrarlayarak kişiyi günlük işlerini yapmaktan alıkoyar, gündelik işlevlerde belirgin bir bozulmaya yol açar. Kişiler genellikle bu düşüncelerin doğurduğu sıkıntı hissini bastırmak için sergiledikleri davranışlar, ve düşüncelerin tekrarlamaması amacıyla kaçındıkları belirli durumlar nedeniyle bir çok günlük aktivite sırasında çeşitli sınırları aşmazlar ki buna ritüel (adet) denilmektedir. Örneğin kirlilik takıntıları nedeniyle sürekli ellerini yıkayan bir hasta, elleri kirlenmesin düşüncesiyle belirli nesnelere dokunmak istemeyebilir. Bu da gün içerisinde sürekli belirli aktivitelerden kaçınmayı, planlanan işlerin hep benzer yollar izlenerek yapılması durumuna yol açar. Hastalık çoğunlukla 20-40 yaşları arasında başlayarak dalgalı bir seyir izler. Yani şikayetler belirli dönemlerde ağırlaşırken belirli dönemlerde hafifleme eğilimindedir.

Takıntı-zorlantı hastalığını titiz, mükemmeliyetçi kişilikten ayırt etmek büyük önem taşır. Mükemmeliyetçi kişiler her ne kadar bir çok konuda büyük özen gösteriyor olsalar da, takıntı-zorlantı hastalığında olduğu türden rahatsızlık verici ve tekrarlayıcı takıntılara sahip değillerdir.

Bazı takıntı ve zorlantı tipleri

  • En sık karşılaşılan tip kirlenme takıntısıdır. Kişide çevreden kendisine pislik,kan, tükürük, mikrop gibi şeylerin bulaşacağı şeklinde evhamlar bulunmaktadır. Bunu önlemek amacıyla belirli nesnelere dokunmaktan kaçınır. Diğer taraftan da sattlerce elini yıkayabilir, banyo yapabilir, tekrar tekrar evi temizleyebilir. Bu nedenle gündelik bir çok işi yerine getiremez, diğer sosyal etkinliklerden uzak kalır.
  • Yakınlarının başına kötü bir şey geleceği hissine kapılan hasta, bunu engellemek için örneğin hiçbir mantıklı tarafı olmadığı halde belirli bir kelimeyi belirli bir sayıda tekrarlayabilir yada yaptığı davranışın tam tersini yapmak ihtiyacı hissedebilir.
  • Kişiişler ters gidecek örneğin evinde yangın çıkacak biçimindeki bir his nedeniyle tüpü, ocağı defalarca kontrol etmek ihtiyacı duyabilir.
  • Kişiörneğin bir şekilde aklını yitirerek kendisine yada yakınlarına her an zarar verebileceği şeklindeki rahatsız edici hisleri nedeniyle evdeki bıcakları, makasları saklayabilir; zihninde bu tür hisler belirdiğinde odayı değiştirme veya belirli bir davranışı belirli sayıda yapmak zorunluluğu duyabilir.
  • Kişikendisini yolda yürürken ille de araba plakalarını okumak zorunda hissedebilir, ya da kaldırım taşlarının arasındaki çizgilere basmamalıdır; aksi halde bir tanıdığının başına kötü bir şey gelecektir şeklinde düşünceler taşıyabilir.
  • Evdeki eşyaların, masadaki nesnelerin simetrik durması gerektiği içeriğindeki düzen takıntısı diye adlandırılan durumlarla da karşılaşılmaktadır.

Teşhis nasıl konulur?

Takıntı zorlantı hastalığı teşhisi ruh hekimi tarafından konulmalıdır. Teşhis sürecinde amaç belirtilerin bedensel bir rahatsızlıktan kaynaklanmadığının gösterilmesidir. Özellikle hastalığın geç nispeten hayatın daha geç yıllarında başladığı durumlarda bu büyük önem taşımaktadır. Diğer bir amaç da diğer bazı psikiyatrik rahatsızlıklarda da (örn. depresyon) geçici sürelerle takıntı ve zorlantılar görülebildiğinden doğru teşhis konulabilmesidir. Bu amaçlarla ayrıntılı ruhsal ve fiziksel muayene, çeşitli kan tetkikleri, görüntülemeler ve gerekirse diğer branş hekimlerinden konsültasyon istenebilir.

Takıntı zorlantı hastalığının sebepleri nelerdir?

Takınıtı-zorlantı hastalığının bilinen tek bir nedeni yoktur. Çeşitli etkenlerin bir araya gelmesi ile bu hastalığın ortaya çıktığı belirtilmektedir. Kalıtımsal özellikleri iyi bilinen bu rahatsızlığın beynin belirli bölgelerindeki işlev değişiklikleriyle ilişkili olduğu doğrulanmıştır. Takıntı-zorlantı hastalığı diye bilinen bu durum bu sebeplerle bir tür beyin hastalığı olarakkabuledilmektedir. Aile içi sorunlar veya stres yaratan durumlar bu hastalığa yol açmaz ancak var olan hastalığın alevlenmesine yol açabilir.

Tedavi seçenekleri nelerdir?

Takıntı zorlantı hastalığının tedavisinde ilk planda ilaçlar kullanılmaktadır. Bunun bilişsel-davranışçı tedavi ile birleştirilmesi durumunda başarı oranı artmaktadır.

İlaçlar

Bu hastalıkta uygun antiobsesif ilaçların yanı sıra diğer bazı psikiyatrik ilaçlar da gereğinde tedaviye katılmaktadır. Tedavi süreci diğer bir çok psikiyatrik rahatsızlıkta olduğundan daha uzundur.

Antiobsesif antidepresanlar hakkında bilinmesi gereken hususlar:

  • Bu ilaçlar kesinlikle doktor gözetiminde kullanılmalıdır.
  • İlaçların etkilerini gösterebilmeleri için az 2-4 hafta kadar beklenmelidir. Bu ilaçların genellikle derhal açığa çıkan rahatlatıcı etkileri bulunmamaktadır. Hatta tedavinin başlangıcında bir kısım şikayetlerinizde geçici bir şiddetlenme görülebilir.
  • Kullandığınız ilacın yeterli gelip gelmediğine, ilaç değişikliğine, etkiyi güçlendirme amacıyla ilave ilaç gerekip gerekmediğine hekiminiz karar vermelidir.
  • Belirgin düzelme sağlandıktan sonra tedavinin en az 6-9 ay süre ile devam ettirilmesi önerilmektedir. İlaçların tedavi sonunda kesilmesi kararını da doktorunuzla tartışarak onun önerileri doğrultusunda vermelisiniz.
  • Sanılanın aksine antidepresanlar etkilerini uyuşturarak yapmazlar. Antidepresan kullandığınız takdirde düşünme ve karar verebilme işlevleriniz olumsuz etkilenmeyecektir.
  • Antidepresanlar kesinlikle bağımlılık yapan ilaçlar değildirler.
  • Antidepresan ilaçlar ile ilişkili görülen yan etkiler genellikle hafif olup, kısa sürelidir. Genellikle tedavinin ilk haftasında görülürler. Bunlar bulantı, kusma, baş ağrısı, sersemlik hissi gibi belirtilerdir. Daha uzun süreye yayılan yan etkiler arasında da cinsel isteksizlik, sertleşme ve boşalma güçlüğü yer alır. Kilo alımı ise ilaçların sadece bir grubunda rastlanan bir yan etki olup genellikle aşırı boyutlara ulaşmamaktadır. Bu tür yan etkileri hekiminizle paylaşmaktan çekinmeyin, bundan memnun kalacaktır. Tedavi sırasında beklenmedik bir etki gördüğünüzde mutlaka hekiminize başvurunuz.

Derin TMS

Derin TMS, ilaçsız ve cerrahi olmayan bir müdahaledir, anestezi gerektirmez, uygulama sırasında hasta uyanık ve bilinçlidir. Kafatasına yerleştirilen bir mekanizma ile kafatasının altına manyetik atımlar gönderilerek beyindeki hedef bölge fiziksel olarak uyarılır. Böylece, elektriksel aktivite ile çalışan nöronlar, manyetik uyarım sayesinde aktifleşir.

Psikoterapi

Takıntı zorlantı hastalığında bilişsel-davranışçı terapi etkili bulunmuştur. Terapi sırasında hastanın takıntıyı oluşturan durum ve nesnelerle gittikçe artan şekilde yüzleştirilmesi amaçlanır. Bu yapılırken alışılgeldik zorlantı ve adetlerin tedrici olarak azaltılması ve/veya alternatiflerle değiştirilmesi için çalışılır.

Hasta Yakınlarına Öneriler

  • Takıntı zorlantı hastaları sıklıkla günlük adetleri (ritüel) içine yakınlarını da katarlar. Örneğin kirlenme takıntısı olan bir hasta eve gelip giden herkesin eve girer girmez kendi kurallarına uymasını (örn. içeri girer girmez soyunarak yıkanmasını, kendi kullandığı eşyalara dokunulmamasını) isteyebilirler. Buna benzer sınırlamalar aile fertlerini bunaltabilmekte ve aile içi çatışmalara yol açabilmektedir. Bazense hastalar rahatsızlıklarının farkında oldukları halde, rahatsızlıkları sıklıkla çok eskiye dayandığından artık fayda görmeyecekleri düşüncesiyle tedaviye yanaşmayabilirler. Aile fertlerine bu noktada büyük görevler düşmektedir. Aile fertleri bunun bir rahatsızlık olduğunu daima akıllarında tutmalı, ve hastayı tedavi olması yönünde teşvik etmelidir.
  • Bu rahatsızlığın katı bir kişilik yapısı ile ilişkisi bulunmamaktadır. Hastalar tam tersine çoğunlukla oldukça yumuşak bir mizaca sahiptirler. Ne var ki ellerinde olmadan takıntıları nedeniyle bazen yakınlarını belirli kurallara uymaya zorlamaktadırlar.
  • Belirtileri tartışarak düzeltmek mümkün değildir. Hastalar zaten bu düşünce ve davranışın saçma olduğunun farkındadır, onlarla bunu tartışarak üzerlerine gitmek hastanın sıkıntısını artırmaktan başka işe yaramaz. Bunun yerine onları anladığınızı ve yanlarında olduğunuzu belirterek destek olmak tedavinin seyri açısından oldukça olumludur.

    formu doldurun, biz sizi arayalım

    Veri Sorumlusu: Prof. Dr. Kemal Arıkan
    Adres: Halaskargazi Cad. No: 103, Gün Apt, Daire: 4B, 34371 Osmanbey/İstanbul
    E-posta: info@kemalarikan.com

    Paylaşmış olduğunuz kişisel ve özel nitelikli kişisel verileriniz, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na (KVKK) uygun olarak ve Tıp mevzuatı kapsamında yerine getirmiş olduğumuz hizmet ve faaliyet amaçlarımız ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olarak işlenmektedir. Danışanlarımız için hazırlanan Danışan KVKK aydınlatma Metnini ayrıca okuyunuz.

    Kişisel Verilerinizin Toplanması Usulü ve Hukuki Sebebi

    Kişisel verileriniz elektronik ortamda toplanmaktadır. Web sitemizdeki randevu alın kısmında form doldurduğunuzda da burada amaçla bağlantılı veri toplama faaliyeti yapılmış olacaktır.  Web sitemiz ve randevu Formunun bağlı olduğu e-posta yurt içi sunucularda barındırılmaktadır.

    Kişisel verileriniz; web sitesi üzerinden internet erişimleri 5651 sayılı kanun kapsamında log kaydı (ip adresi ve zaman damgası, trafik bilgileri, cihaz bilgisi, hangi sayfada ne kadar süre kaldığı vb.) domain-Server sağlayıcı tarafından tutulabilir. Web sitemizde reklam amaçlı çerezler kullanılmamaktadır. Çerezleri kapatma yöntemi politikada belirtilmektedir. Web sitesi adres, iletişim, hizmet sunulan alanlar hakkında bilgi verilmesi amacı ile uygulamaya konulmuştur.

    Kişisel verilerinizin işlenmesinin hukuki sebepleri;
    – 5651 sayılı Kanun
    – Meşru menfaat

    Kişisel Verilerinizin İşlenmesi Amacı

    Kişisel verileriniz KVKK 4/2 maddesinde belirtilen ilkeler dikkate alınarak, Sağlık ile ilgili mevzuat çerçevesinde öngörülen faaliyet çerçevesinde; sağlanan hizmetlerden yararlanabilmenizi ve hizmetlerimizin tanıtımını temin edebilmek, mevzuatın getirdiği saklama yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve diğer yükümlülüklere uymak amaçlarıyla işlenecektir.

    Kişisel verileriniz mevzuatta belirtilen süreler, mevzuatta düzenleme olmaması halinde meşru menfaat uygulamalarına bağlı olarak amaçla orantılı süre boyunca saklandıktan sonra dijital olanlar geri dönüşümsüz olarak silinme yoluyla imha edilmektedir. İlgili kişinin silme talebi halinde, mevzuata aykırı olmamak şartı ile derhal yerine getirilmektedir.

    Kişisel verileri saklanması ve imha politikamızda saklama süreleri detaylı olarak planlanmıştır. 5651 sayılı Kanuna göre trafik kayıtları en az 1 yıl tutulması gerekmektedir. Uygulamamızda 1 yıllık süreye uyulmaktadır.

    Kişisel Verilerinizin Aktarılması

    Kişisel verileriniz prensip olarak yurt dışına aktarılmamaktadır. Ancak web sitemizden sosyal medya hesaplarına (Instagram, Facebook, Twitter, Youtube) yönlendiğinizde web sitemizden ayrılmış ve yurt dışından sunulan bu hesaplara geçiş yapmış olacağınız bilinmelidir.

    Web sitemiz yurtiçinden sunulduğundan bu kapsamda alınan verileriniz yurtdışına aktarılmamaktadır. Aynı şekilde web sitemizde yer alan randevu formunun düştüğü mail adresi yurtiçinden sunulması sebebiyle formda yer alan kişisel verileriniz yurtdışına aktarılmamaktadır.

    Kişisel Verileriniz, yukarıda belirtilen amaçlara, KVKK ve diğer mevzuat hükümlerine uygun olarak, yurtiçinde bulunan Turhost (veri işleyen) sunucularında barındırılmaktadır.

    Kişisel Verisi İşlenen İlgili Kişi Olarak Haklarınız

    KVKK 11. Maddesi ve yürürlükte bulunan diğer mevzuat çerçevesinde;
    Kişisel verilerinizin işlenip işlenmediğini öğrenme,

    • Kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme,
    • Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme,
    • Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme,
    • Kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş olması halinde bunların düzeltilmesini isteme,
    • KVKK mevzuatında öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme,
    • Eksik veya yanlış verilerin düzeltilmesi ile kişisel verilerinizin silinmesi veya yok edilmesini talep ettiğinizde, bu durumun kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme,
    • İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme,
    • Kişisel verilerin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız halinde bu zararın giderilmesini talep etme haklarına sahipsiniz.

    Taleplerinizi Öne Sürerken Uyulması Gereken Usul ve Esaslar

    Kişisel verinin konusu olan siz ilgili kişi olarak yukarıda belirtilen haklarınızı, kullanmayı talep ettiğiniz hakka ilişkin açıklamalarınızı içeren yazılı veya Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun belirlediği diğer yöntemlerle, başvuruda talep ettiğiniz hususun açık ve anlaşılır şekilde

    Yukarda sunulan adrese ıslak imzalı olarak posta yolu ile, elden veya bizde kayıtlı olan e-posta hesabınızdan gönderebilirsiniz.

    Müracaatınıza esas teşkil eden hususların şahsınız ile ilgili olması, müracaatınızda kimlik ve adres bilgilerinizin bulunması gerekecektir. Kimlik doğrulaması bizde bulunan bilginizle sınırlı olarak yapılacaktır. Başkası adına müracaatta bulunacak iseniz; özel yetki içerir vekaletname ile başvurmanız gerekmektedir. Başvuru için özel bir format olmamakla birlikte web sitemizde bulunan başvuru formunu kullanabilirsiniz, talebinizin net bir şekilde yazılması net bir cevap verilmesini sağlayacaktır.

    Bizi takip edin:

    Güncel Yazılar

    Haberler