Uyku eksikliği ve depresyon
Alınan yetersiz uyku, ruh sağlığının bozulmasında etkili olduğu belirtilmektedir. Ancak prestijli bir psikiyatri dergisinde yayınlanan çalışmaya göre, uyku ile ruh sağlığı arasındaki bağlantı daha farklı şekilde açıklanmaktadır
7000’in üzerinde bireyden genetik veri toplandı
Daha önceki ikiz çalışmalar, depresyonun yaklaşık %35 oranında kalıtsal olduğunu ve genetik farklılıkların uyku süresindeki varyansın %40’ından sorumlu olduğunu ileri sürmüştü.
Çalışmada ortalama yaşı 65 olan kişilerden alınan veriler incelenmiş ve kısa uyku süresinin depresif semptomlarıın oluşmasıyla ilişkisi araştırılmıştır. Araştırmacılar, 7.146 kişiden genetik ve sağlık verilerini çalışmada kullanmışlardır. Çoğunlukla araştırmaya katılan kişiler gecede ortalama yedi saat uyudu. İşe başlangıç dönemlerinde %10’dan fazlası gecede beş saatten az uyumuştur. Çalışma döneminin sonuna doğru bu oran %15’in üzerine çıktı.
Çalışma sonunda şu bulgulara rastlandı. Kısa uykuya (örneğin bir gecede beş saatten az alınan uyku süresi) daha çok genetik yatkınlığı olan kişilerin 4-12 yıl boyunca depresif belirtiler gösterme ve geliştirme olasılığının daha yüksek olduğu görülmüştür. Buna karşın, depresyona daha fazla genetik yatkınlığı olan kişilerde depresif belirtiler geliştirme düzeyinin daha düşük seyrettiğini vurgulamışlardır.
Depresyona yatkınlıktan çok kısa uykuya yatkınlık depresiflikle daha çok ilişkili
Dr. Olesya Ajnakina araştırmayla ilgili şunları söyledi: “Kısa ve uzun uyku süreleri, depresyonla birlikte, ciddi anlamda kişileri etkilemektedir. Bir bireyin belirli bir özelliğe yönelik yatkınlığının olması, uyku süresini ve depresif belirtileri anlamlandırmada önemli rol oynadığı düşünülüyor.”
Araştırma ekibi, bir yandan depresif belirtiler ile uyku süresi arasındaki genetik olmayan ilişkileri de incelemiştir. Beş saatten daha az uyuyan kişilerin depresif belirtiler geliştirme olasılığının 2,5 kat daha fazla olduğunu, depresif belirtileri olan kişilerin ise kısa uykudan sıkıntı yaşama olasılıklarının üçte bir daha fazla olduğunu bulunmuştur. Bunun yanında araştırmacılar, uzun süre uyumak ile depresif belirtiler geliştirmenin arasında bir bağlantı olduğunu göstermişlerdir. Dokuz saatten fazla alınan uyku süresinin katılımcıların depresif belirtiler gösterme olasılığının, ortalama yedi saat uyuyan kişilere göre 1,5 kat daha fazla olduğu bulunmuştur.
Hem kısa hem de uzun uyku depresiflikle ilişkili
Profesör Andrew Steptoe sonuçlarla ilgili şunları söyledi: “Yetersiz uyku ve depresyon yaşla birlikte artış göstermektedir. Nüfusun yaşlanma olgusu ile depresyon ve uyku eksikliği bağlantısının daha iyi açıklanmasına ihtiyaç var. Bu çalışma genetik, uyku ve depresif belirtilere ilişkin gelecekteki araştırmalara önemli bir temel oluşturmaktadır.”
KAYNAKÇA:
– Neuroscience News (20.10.2023). Linking Sleep Deficits to Depression.
– Hamilton, O.S., Steptoe, A. & Ajnakina, O. Polygenic predisposition, sleep duration, and depression: evidence from a prospective population-based cohort. Transl Psychiatry 13, 323 (2023). https://doi.org/10.1038/s41398-023-02622-z
Bizi takip edin: