Depresif atakları önlemede Farkındalık Temelli Bilişsel Terapi
Depresif ruminasyon sırasındaki beyin aktivitesinin, Farkındalık Temelli Bilişsel Davranışçı Terapiden sonra değiştiği tespit edildi.
Depresyon dünya çapında önde gelen bir engellilik nedeni ve en sık görülen psikiyatrik bozukluklardan biri. Depresyon yaşayan bireyin her depresif dönemle birlikte, gelecekte başka bir depresif dönem yaşama riski artmaktadır. Üç depresif dönemden sonra, başka bir depresif dönem olma riski ise yaklaşık %80’e çıkmaktadır.
Sonraki depresif atakları önlemede Farkındalık Temelli Bilişsel Terapi
Farkındalık temelli bilişsel terapi, birden fazla depresif dönem geçirmiş kişilerde başka bir depresif dönem ortaya çıkma riskini azaltmak için kullanılan tedavilerden biridir. Bu tedavi yöntemi, bireyleri dikkatlerini uyum sağlayacak şekilde düzenlemeye ve şu andaki vücut durumlarının farkında olmaya eğitir. Terapinin arkasındaki fikir, bu becerilerin bir kişinin sözde ruminatif durumun başlangıcını tanımasına ve bundan kurtulmasına veya tamamen kaçınmasına yardımcı olmasıdır.
Ruminasyon nedir?
Ruminatif bir durum, bir kişinin duygusal sıkıntıyla sonuçlanan geçmiş ve şimdiki olumsuz içeriğe odaklandığı bilişsel bir durumdur. Bu durum devam eder ve kişi, özellikle ruminatif bir durumda olduğunun farkında değilse, bu durumdan çıkmakta güçlük çeker. Ruminatif durumlar, depresif semptomların başlangıcı, sürdürülmesi ve şiddetlenmesi ile ilişkilendirilmiştir.
Terapiler ruminasyonu azaltıp beyin aktivitesini değiştiriyor mu?
Danimarka’da yapılan bir nörogörüntüleme çalışması, farkındalığa dayalı bilişsel terapinin, depresif ruminatif bir durum sırasında beynin belirginlik ağı ile lingual girus arasındaki bağlantının azalmasına izin verdiğini gösterdi. Bağlantısallıktaki bu değişiklik, katılımcıların vücut duyumlarına dikkati sürdürme ve kontrol etme becerilerindeki gelişmelere aracılık etti. Çalışma, Biological Psychiatry dergisinde yayınlandı.
Çalışmanın yazarı Anne Maj van der Velden ve meslektaşları, tekrarlayan depresyonun etkili mindfulness temelli bilişsel terapi tedavilerinin ardındaki beyin aktivitesi mekanizmalarını incelemek istediler. Danimarka’nın Orta Jutland bölgesindeki genel uygulamalardan ve yerel psikiyatri birimlerinden tekrarlayan majör depresif bozukluğu olan 80 katılımcıyı çalışmaya aldılar.
Katılımcılar rastgele 50:30 oranında iki gruba ayrıldı. Daha büyük grup, olağan tedavilerine ek olarak 8 haftalık bir farkındalık temelli bilişsel terapi sınıfı aldı. Diğer grup bu dönemde sadece depresyonları için olağan tedavilerini aldılar.
Çalışmanın başlangıcında ve bilişsel terapi derslerinin bitiminden sonraki 1 ay içinde, katılımcılar depresif belirtileri, içsel farkındalık yani kişinin bedensel duyumlarının farkındalığı değerlendirmelerini, farkındalık becerilerini ve ruminasyon tepkilerini ölçen bir dizi anket tamamladılar.
Fonksiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme (fMRG)
Katılımcılara ayrıca yapısal bir tarama ve dört ayrı fonksiyonel bağlantı taraması içeren fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme uygulandı. Bu fonksiyonel bağlantı taramalarının her biri 5 dakika sürdü. Taramalar birkaç ardışık koşulda yapıldı: katılımcı dinlenirken, bir farkındalık meditasyon durumuna yönlendirilirken ve katılımcı bir ruminasyon durumuna yönlendirilirken. Ruminasyon koşuluna katılım etik nedenlerden dolayı isteğe bağlıydı. Yirmi katılımcı katılmamaya karar verdi ve bu katılımcılar, diğer katılımcılara göre daha belirgin depresif belirtilere sahipti.
Farkındalık Temelli Bilişsel Terapinin depresif semptomlara etkisi
Sonuçlar, farkındalığa dayalı bilişsel terapi tedavisinin, depresyon için olağan tedaviye kıyasla depresif belirtileri azalttığını gösterdi. Aynı zamanda, eğilimsel farkındalık becerilerini, bedensel duyumların merkezsizliğini ve farkındalığını, kişinin duygularının vücuttaki tezahürlerinin farkındalığını, içgörü için bedeni dinleme becerisini ve vücut duyumlarına dikkati sürdürme ve kontrol etme becerisini artırdı. Ruminasyon üzerinde herhangi bir etkisi olmadı.
Terapinin nöral ağlara etkisi
Araştırmacılar, farkındalığa dayalı bilişsel terapi tedavisinin, belirginlik ağındaki ve beynin varsayılan mod ağında nöral bağlantıyı değiştirip değiştirmediğini test ettiler. Varsayılan mod ağı, öncelikle dorsal medial prefrontal korteks, posterior singulat korteks/precuneus ve beynin angular gyrus bölgelerinden oluşan büyük ölçekli bir beyin ağıdır. Varsayılan mod ağı, kişi uyanık dinlenme halindeyken ve dış dünyaya odaklanmadığında en aktiftir. Belirginlik ağı ise anterior insula ve dorsal anterior singulat korteksten oluşur. Diğer birbirine bağlı beyin hücreleri ağlarıyla birlikte, iletişim, sosyal davranış ve öz farkındalık dahil olmak üzere çeşitli karmaşık beyin işlevlerine katkıda bulunur.
Sonuçlar, bilişsel terapi tedavisi gören grupta beynin hem sağ lingual girus hem de sol yanal oksipital korteks bölgeleri ile belirginlik ağı bağlantısındaki değişiklikleri gösterdi. Alanlar arası bağlantısallık tedavi öncesi ve sonrası karşılaştırıldığında, iki grubun bilişsel tedavi uygulama öncesinde farklılık göstermezken tedaviden sonra, bilişsel terapi uygulanan grupta, belirginlik ağı ile oksipital korteksin her iki bölgesi ve beynin lingual girusu arasındaki bağlantıda azalma görüldüğü rapor edildi.
Sonuç
Çalışmanın yazarları sonuçlar hakkında “Bu bulgular, klinik olarak etkili bir farkındalık müdahalesinin, depresif ruminasyon sırasında nörobilişsel işleyişi ve dikkati bedene sürdürme becerisini modüle ettiğini gösterdi” dedi.
Çalışma, psikoterapötik tedavilerin nöral temellerinin bilgisine değerli bir katkı sağlıyor. Bununla birlikte, çalışma tasarımında aktif bir kontrol grubu bulunmadığına dikkat edilmelidir, dolayısıyla gözlemlenen etkilerin bilişsel terapi grubunda kullanılan terapi prosedürüne özgü olup olmadığı veya herhangi bir grup çalışmasının benzer sonuçlar verip vermeyeceği bilinmemektedir. Ek olarak, araştırmacılar, farkındalık temelli bilişsel terapi tedavileri sırasında tedavi protokolüne bağlılığı ölçmediklerini bildirmektedir.
KAYNAKÇA:
– van der Velden, A. M., Scholl, J., Elmholdt, E. M., Fjorback, L. O., Harmer, C. J., Lazar, S. W., … & Kuyken, W. (2023). Mindfulness training changes brain dynamics during depressive rumination: A randomized controlled trial. Biological Psychiatry, 93(3), 233-242.
– Vladimir Hedrih. (19.03.2023). Brain activity during depressive rumination changes after mindfulness training. PsyPost.
Bizi takip edin: